Çocuklara Ailede Nasıl Bir Eğitim Verilmeli

0
23710

 

Bir çocuğun hayatı boyunca alması gereken eğitimin en önemli süreci, ailede alması gereken eğitimdir. Çünkü, okullarda çocuğa bilgi yüklenir (öğretilir). Bilgiyi işleyecek, bilgiyi davranışa dönüştürecek, bilgiden bilgi üretecek olan çocuğun karakteri (kişiliği) dir. Çocuğun karakterinin % 75’i 0-6 yaş grubunda yani ailede gelişir. Çocuk öğrenim gördüğü okulları üstün başarı ile bitirebilir. Ancak, çocuk ailesinden kişiliğini geliştirecek bilgi, beceri  ve davranışları alamazsa hayatta sorunlarla karşılaşır.

Esas eğitim ailede verilir. Çocuğun sosyal, duygusal, ruhsal, zihinsel ve fiziksel yönden gelişimi ilk olarak ailede başlamaktadır. Çocuk, bütün hayatını şekillendirecek olan temel bilgileri, becerileri  ve davranışlarını aileden ve çevresinden alır. Çocuğun kişiliği ailede şekillenir. Çocuk, davranışlarını, alışkanlıklarını, değer yargılarını, adetlerini, iyi veya kötü huylarını, inançlarını, sevgiyi, saygıyı, paylaşımı … aileden  alır.

Çocuk bu süreçte anne ve babayı kendisine örnek alır. Onların yaptığı davranışları doğru kabul eder. Çocuklar anne ve babayı taklit ederler, kendilerine rol model olarak alırlar. Unutmayın! Çocuklar anne ve babanın söylediklerinden çok yaptıklarına bakarlar…

Aslında çocuğun eğitimi daha anne karnında iken başlar. Nasıl ki hamile bir kadına “ çocuğa zararlı olacağı için röntgen çektirilmiyorsa, anne  çocuğa zararlı olur diye her ilacı kullanamıyorsa veya dikkatli kullanması gerekiyorsa… Annenin de yemesine, içmesine, psikolojisine dikkat etmesi gerekir. Anne stresli olursa çocuğu etkiler… annenin pozitif olması, üzüleceği, stres yaşayacağı ortamdan uzak olması, olumlu davranışlarla desteklenmesi gerekir.

Bazı İslam alimleri, “annenin çocuğunu helal lokma ile beslemesi ve hayır  dua etmesinin çocuk için çok önemli olduğunu “ beyan etmişlerdir.

Gazali’nin  deyimiyle : “Daha ilk günden itibaren  çocuğun terbiyesine (eğitimine) önem verilmelidir. Çocuğun kalbi saf bir cevherdir. Verilen her şeyi kabul etmeye hazır olan çocuğun, iyi bir insan olabilmesi için, iyi eğitilmesi gerekir. “

Çocuk doğduğu andan itibaren anne sütü ile beslenmeli, annenin ninnileri ile büyütülmelidir. Bazılarına göre: “Eğitim anne dizinde ninnilerle başlar; her söylenen sözcük, çocuğun kişiliğine konulan bir tuğladır.”

Anne ve babalar bu dönemde çocuklarına güzel örnek olmalı, ihtiyaçları olan bilgi ve davranışları öğrenmelidirler. Anne ve babalar aile ve çocuk eğitimi ile ilgili kitaplar okumalı, seminerlere gitmeli, uzmanı ile görüşmeli… Kişinin eğitim (öğrenme) süreci, doğumla başlayıp ölümle neticelenen bir süreyi kapsar.

Anne ve babalar bu süreçte çocuğun eğitimcisi ve diplomasız öğretmenleridirler. Ancak bir çok anne ve baba çocuğunun öğretmeni olduklarından habersizdirler.

Çocuğun ileriki hayatında mutlu yada mutsuz olması, başarılı ya da başarısız olmasında  ailede almış olduğu bu eğitimin önemi büyüktür. Çocuk olaylar karşısında nasıl davranması gerektiğini, sabrı, hoşgörüyü, azla yetinmeyi… aile ortamında öğrenir.

Her ev aynı zamanda bir eğitim merkezidir. Bu eğitim merkezinin müfredatı: Günlük hayat, eğitimcileri: Anne ve babalar, ders materyalleri: Ev eşyaları, dersi işleme şekli: Uygulamalı ders, sınav: Olaylar karşısındaki tutum ve davranışlar…

Burada alınan eğitimin, kazanılan bilgi ve davranışın diploması yoktur. Bu evlerde verilen eğitimin kalitesi bu evde yetişen bireyin hayattaki başarı ve mutluluğu ile ölçülür.

Hayatın ileriki aşamalarında bazı davranışlar değişse de insanın ailesinden almış olduğu temel davranışlar insanın hayatını şekillendirmeye devam eder.

Aile içi eğitim sürecinde çocuğu korumak, eğitmek, ona ahlaki değerleri kazandırmak, çocuğun istenmeyen davranışlarını düzeltmek ve ona doğru davranışları kazandırmak anne ve babanın öncelikli görevi olmalıdır.

Çocuk doğduğunda itibaren  anne sütü ile beslenmesi çocuğun sağlıklı olması açısından çok önemlidir.  Çocukla ten teması kurulmalı, kucağa alınarak  sevilmeli, çocuğa tatlı dil, güler yüz ve güzel beden dili ile güzel sözler söylenmelidir. Çocuk ne denildiğini anlamasa da sesin tonundan iyi şeylerin söylendiğini anlar ve mutlu olur. Çocuğa, güzel ninniler, kulağına hoş gelen melodiler ve ilahiler söylenebilir.

Çocuk keşfetme döneminde olduğu için merak ettiği şeyleri yapmak ister. Karşı çıkılınca inatlaşmaya başlar… Çocukla inatlaşılmamalı, çocuğun dikkati başka şeylere çekilmelidir. Süt içmiyorsa kızmak yerine alternatifler sunulabilir: Sütünü mavi bardağınla mı, yoksa pembe bardağınla mı içmek istersin? Çocuğa anne ve baba sözcüğü yanında söyleyebileceği sözcükler öğretilmeye başlanmalıdır. Allah demesi öğretilmelidir. Allah sözü çocuğa sevdirilmeli ve sık sık tekrarlanmalıdır.

Çocuk belirli yaşlarda  öğrenme merakı olduğu için çok sorular sorar. Çocuklara usanmadan, onu hayal kırıklığına uğratmadan göz teması ile sorularına anlayacağı şekilde cevaplar verilmelidir.

Çocuğa yaşına ve cinsiyetine uygun, yapabileceği  sorumluluklar verilmelidir. Kendi oyuncaklarını toplaması, okula giderken kendi çantasını hazırlaması ve taşıması, odasını düzenlemesi,  mutfakta ve ev temizliğinde anneye yardım edilmesi… marketten alışveriş yapılması…

Çocuğun yaşına göre kendisi ve aile ile ilgili olarak  yapılacak işlerde ve  alınacak kararlarda çocuğun da fikirlerinin alınması, çocuğun özgüveninin gelişmesinde önemli rol oynar. Giyecek seçiminde ( şunu mu giymek istersin, yoksa şunu mu giymek istersin?.,)  odası ile ilgili yapılacak çalışmalarda ( adanın rengi, eşyanın şekli…)  çocuğa seçenek sunulup tercih yapması sağlanabilir. Çocuğun görüşünün alınması çocuğun kendisini önemli hissetmesini sağlar.

İslam alimlerince çocuk anne ve baba demeye başladığında çocuğa  lailahe illallah’ın öğretilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Çocuk akranları ile olmaya başladığında, onlarla oyun oynamayı, paylaşmayı, başkalarının hakkına saygı göstermeyi öğrenir.

Çocuğa dört yaşından itibaren küçük dua ve surelerin öğretilmesi, çocuğun zihinsel olarak gelişmesini sağlar.

Çocuk ana sınıfına gitme çağına geldiğinde çocukların okul öncesi eğitime, anaokuluna devam etmesi  çok önemlidir. Çocuğun en az bir yıl okul öncesi eğitim alması çocuğun gelişimini olumlu yönde etkiler.

Çocuk okul öncesi eğitime başlamadan önce anne ve babaların en az bir gün çocuğun devam edeceği okulda, çocuklarının  nasıl bir eğitim alacağı, bu eğitimin devamı olarak evde çocuğa karşı nasıl davranılması gerektiği… konularında okul öncesi öğretmenler tarafından seminer verilmelidir.

Ne yazık ki, velilerin bir çoğu okula bilgi almak için değil, onların amiri havasında, her şeyi bilen, karşısındaki yetkililerin bilgi, beceri seviyesini ölçmeye ve hesap sormaya gelmiş … edasıyla okula geliyor.

Okul öncesinde hedef, çocuğun bilgi ve  öğrenme düzeyini ölçmek değil, olumlu davranışlar kazandırmak olmalıdır.

İlkokul, çocuğun öğrenim hayatı boyunca karşılaşacağı en önemli süreçtir. Çocuğun ilk okuldaki eğitimi ne kadar kaliteli olursa daha sonraki öğrenim sürecinde o kadar başarılı olur.

Çocuk sürekli takip edilmelidir. Okulda ne yaptığı, kimlerle arkadaşlık ettiği, okula ve derslere uyumu, kötü alışkanlıklar edinip edinmediği, neler  öğrendiği… öğrenci anne ve babası tarafından takip edildiğini bilmelidir. Zaman zaman okul ziyaretleri yapılmalıdır.

Çocuk okuldan geldiğinde, çocuğa  okulda neler öğrendiği ve neler yaptığı sorulmalıdır. Çocuk okulda öğrendiklerini anlatmaktan mutlu olur. Annenin onu ilgiyle dinlemesi ve memnun olduğunu belirtmesi gerekir. Çocuğu dinlemek hem ders tekrarıdır, hem çocuğun konuşma yeteneğini geliştirmesini sağlar hem de çocuk dinlenilmiş olmaktan mutlu olur.

Hangi yaşta olursa olsun çocuk anne veya babası ile bir şey paylaşmak istiyorsa basit ve önemsiz bir konu bile olsa sabırla ve ilgiyle dinlenilmelidir. Çocuklarınızı dinlemezseniz, çocuklarınız kendisini dinleyecek birilerini arar. Çocuğa hitap tarzı, ona karşı yapılan davranışlar…  bile ona değer verildiğini göstermelidir. Çocuk alaya alınmamalı, başkaları yanında küçük düşürülmemelidir.

Çocuk kız ise bazen teyzenin, bazen halanın yanına gönderilmelidir. Erkek çocuğu dayının ve amcanın yanına gönderilmelidir. Ancak çocuğun yanına gönderileceği kişiler, olumsuz davranışları olmayan,  çocuğa güzel davranış kazandıracak örnek kişilikli insanlar olmalıdır.

Çocuk düzenli, derli toplu olmaya alıştırılmalıdır. Çocuk sabah kalktığında yatağını düzeltmeli, pijamalarını katlayıp yerine koymalıdır. Çocuk okuldan eve geldiğinde kitaplarını, eşyalarını konması gereken yere koymalıdır. Çocuk okulda giydiği elbiselerini çıkarıp evde giyeceği elbiselerini giymeli, dışarı oyuna gidiyorsa okul kıyafeti ile gidilmemesi gerektiği alışkanlığı kazandırılmalıdır.,

Bazı anne ve babalar farkında olmadan çocuklarına zarar veriyorlar. “Aman çocuğum sen ders çalış…” mantığıyla hareket ediyorlar. Çocuğun her dediğini yapıyorlar, yemeğini bile ayağına götürüyorlar, yaptığı hataları görmüyorlar tabiri caizse “elini sıcak sudan soğuk suya dokundurmuyorlar”…. Bir nevi evde küçük hükümdarlar yetişmeye başlıyor.

Çocuğun sınav odaklı yetiştirilmesi, yarış atı gibi hayata hazırlanması çocukta arkadaş edinme, arkadaşları ile uyum sorununu ve iletişim sorunlarını beraberinde getirir. Bugün üniversiteyi bitirip evlenen ve kısa süre sonra şiddetli geçimsizlik yüzünden açılan boşanma davalarının nedenlerini iyi araştırmak gerekir.

Evlerde yemek zamanı, bütün aile fertlerinin bir arada olduğu, tecrübeleri, sorunların, güzelliklerin… kısaca hayatın paylaşıldığı bir an olmalıdır. Yemek zamanında ailenin bütün bireylerinin sofrada olmasına özen gösterilmelidir. Çocukların “karnım tok,ben yemeyeceğim, bu yemeği sevmem… gibi mazeretleri kabul edilmemelidir. Herkes kendini ona göre hazırlamalı, çocuğun sofra haricinde (televizyon izlerken, oyun oynarken… ) yemek yemelerine müsaade edilmemelidir. Yemek saati ve sofra disiplini önemlidir.

Yemek zamanı ve yemek masası eğitim zamanı olmalıdır. Anne ve babalar güzel tecrübelerini çocuklarla paylaşmalı, günün değerlendirilmesi yapılmalıdır. Çocukların sofranın hazırlanmasına yardım etmeleri sağlanmalıdır. Çocuklara yemek yeme adabı öğretilmelidir. Çocuklara yemek duası yaptırılmalıdır.

Bazı akşamlar anneler çocukların sevdiği güzel yemekleri yapmalı; baba çocukların sevdiği meyve ve kuru yemişler almalı. O akşam yemekten sonra ailede oyun tadında hoşça vakitlerin geçirildiği  okuma saatleri yapmalıdır.

Okuma saatinde çocuklara seviyelerine uygun sıkılmayacakları kitaplar okutturmalı. Bazen bir kitap okunup üzerinde tartışılmalı. Çocukların fikirlerini söylemeleri,  bir konuda ayağa kalkıp  konuşmaları, kendini ifade edebilmeleri, düşünme, muhakeme etme, konuşma yeteneklerini geliştirir ve özgüven sahibi olmalarını sağlar.

Anne ve babalar çocuklara peygamber kıssalarını, güzel insanların hayat hikayelerini, ders niteliğindeki masalları, yaşadıkları olaylardan aldıkları dersleri…  okumalı ve anlatmalıdır.

Bazen çocukların zihinsel ve bedensel gelişmelerini sağlamak için toplu oyunlar oynanmalı, yarışlar yapılmalıdır. Hiçbir şey yoksa bile bir yere boş tencere konur. Çoraplar top haline getirilir ve belirli bir mesafeden atışlar yapılabilir…

Çocuklar 0-10 yaş grubu arasında her şeyi oyun olarak görürler. Çocuklara oyun yolu ile öğretilmek istenen şeyler öğretilebilir. Bu onun el becerisinin gelişmesini, bedensel gelişimini… sağlar.

Çocukların yetenek ve ilgi alanlarına göre spor, sanat, müzik alanlarında birinde özel dersler alması ve o alanda ilave çalışma yapması sağlanmalıdır.

Eve asılacak bir panoya, her hafta bir konu ile ilgili  güzel bir söz yazılıp ve ezberlettirilebilir. O konu ile ilgili hafta boyunca zaman zaman ailece değerlendirmeler yapılabilir. Panoya çocuğun yazdığı bir yazı, yaptığı bir resim asılabilir. Başarılı olan çocuk onore edilmeli ve ödüllendirilmelidir. Biraz geride kalan çocuğa fırsatlar verilmeli ve başarabileceğine inandırılmalıdır. Çocuğa güzel şiirler ezberlettirilebilir.

Çocuk ergenlik dönemine girdiği zaman ona daha fazla değer verildiği, kendisinin önemli olduğu hissettirilmelidir. Bu dönemde anne ve babaya karşı yapılabilecek tavır ve davranışlara karşı daha anlayışlı, hoşgörülü ve affedici bir tutumla yaklaşılmalıdır. Çocukların sözünü dinleyebileceği dayı, amca, hala, teyze veya çok sevdiği, değer verdiği, sözünü dinleyeceği iyi insanlar ile birlikte olması sağlanmalı. Onlar vasıtası ile yaklaşılmalı ve hata yapması önlenmelidir. Çocuğa sözlü ve fili şiddet uygulanmamalıdır.

Çocuk olgunluk dönemine girdiğinde ona değer verilmeli, kendisiyle istişare edilmelidir. Bir şey yapılacaksa neden yapılması gerektiği, yapılmayacaksa neden yapılmaması gerektiği anlatılmalıdır. Çocuğun fikirlerine değer verilmelidir.

Çocuğunuzun:

Yetenek ve ilgi alanlarını , zayıf ve güçlü yönlerini öğrenin.

Sevdiklerini ve sevmediklerini (yemek, davranış, söz…) öğrenin.

Çocuğunuzu yargılamayın, eleştirileriniz yapıcı olsun.

Aşağılamayın, suçlamayın, çocuğunuzu dinleyin.

Kendisini ifade etme imkanı verin.

Anlattıklarını ciddiyetle dinleyin, söz ve fikirlerine değer verin, alaya almayın.

Fikirlerini önemsediğinizi belirtin.

Sevinçlerini ve üzüntülerini paylaşın.

Hedef belirlemesinde yardımcı olun.

Çocuğun meslek seçiminde ve geleceği ile ilgili alacağı karalarda çocuğunuza yardımcı olun.

Biz yapamadık o yapsın, biz yiyemedik o yesin… mantığı le çocuğa yaklaşılmayın, her dediğini yapmayın.

Oku, düşün, uygula prensibini yapmasını sağlayın.

Araştırma kültürünü öğrenmesini ve uygulamasını sağlayın.

Bilgiden bilgi üretmeyi, öğrendiklerini hayatında uygulamayı alışkanlık haline getirmeyi öğrensin.

Televizyon ve bilgisayarı kontrollü kullanması gerektiğini  öğretin. Televizyon izleyen çocuk hep dinleyici durumundadır, sözcük öretmez. Beden hareketsiz olduğu için obeziteye sebep olabilir. Gözler hareketsiz olduğu için göz kuruluklarına ve göz bozulmalarına sebep olabilir.

Erkek çocuklar babası ile daha çok vakit geçirmeli, kız çocukları annesi ile daha çok vakit geçirmelidir.

Evde aile saati yapılmalı, yemek saatlerine aile bireylerinin katılımı sağlanmalı.

Çocuk pazara, alışverişe götürülmeli, evde sorumluluklar verilmeli, eve gelen misafire çocuğun hizmet etmesi öğretilmeli…

Çocuklara karşı olumlu dil kullanılmalı, değer verici dil olmalı.

Çocukların kaba dil kullanmamalarına( üf anne, gıcıksın anne, sıktın anne, kes anne… )  izin verilmemeli…

Odalarını toplamaları ve düzenli olmaları alışkanlığı öğretilmelidir.

Babası için ayağa kalkmasını bilmeli…

Ders çalışmalarına refakat edilmeli, ders tekrarı yapılmalı.

Bugün okulda ne yaptın ne öğrendin… türü sorular sorulmalıdır.

Çocuğun anlattıkları ilgiyle dinlenmelidir.

Çocuğun dürüst, ahlaklı ve inançlı olmasını öğretin.

Allah, lailahe illallah, Hz. Muhammedi, İslam’ın esaslarını, küçük dua ve sureler öğretilmeli.

Akraba ve komşu ziyaretleri yapılmalı.

Anne ve baba davranışlarında tutarlı olmalı, yapamayacağı sözü vermemelidir.

Anne ve baba güven telkin etmelidir.

Çocukların yanında başkaları aleyhine konuşulmamalıdır.

Kitap okuma saati, oyun oynama saati… olmalı.

Çocukların eserlerinin sergilendiği, güzel söz ve resimlerin sergilendiği panolar olmalı.

Sanata ilgisi varsa önü açılmalı.

Çocuklar bizim geleceğimizdir. Onlardan ödünç aldığımız bu dünyanın mutluluğu için onları iyi birer insan olarak hayata hazırlamalıyız.

 

Hurşit EKİNCİ