Hamilelik Döneminde Çocuk Eğitimi

0
654

Çocuğun eğitimi anne karnında iken başlar. Hamilelik dönemi çocuğun öğrenme sürecinin temellerinin atıldığı dönemdir. Çocuğun büyüme ve gelişiminin ilk başladığı yer anne karnıdır.

Hamilelik döneminde çocuk anne bedeninin bir parçasıdır. Anne bedenen, ruhsal yönden, duygusal yönden sağlıklı olursa çocukta sağlıklı olur. Anne bedenen veya psikolojik olarak hasta olursa çocukta olumsuz etkilenir.

Yapılan araştırmalara göre: Madde bağımlısı olan annenin doğan çocukları da madde bağımlısı olarak doğmaktadır. Alkol veya sigara bağımlısı olan anne ve babanın, çocuklarının sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olduğu bir gerçektir.

Annenin yaşam tarzı, babanın veya diğer insanların anneye karşı olumsuz söz ve davranışları anne karnındaki çocuğun beden ve ruh sağlığını etkiler. Annenin psikolojisinin bozuk olması, kaygı, üzüntü, korku veya stres içinde olması da çocuğu olumsuz etkiler.

Hamilelik döneminde sürekli tartışmalarla, stres dolu bir ortamda büyüyen bebek, ruhi sıkıntılarla gözlerini hayata açar ve kişilik bozuklukları göstermesi kaçınılmaz olur. Mutlu ve huzurlu bir ortamda gelişen bebek dünyaya mutlu ve sağlıklı bir biçimde gelir.

Bu dönemde anne adayının çevresinde bulunanlar; anne adayına karşı daha sevgi ve hoşgörülü olmalı, onu anlamalı, ona şefkat ve merhamet göstermeli, ona yardım etmeli, onu mutlu edecek şekilde davranmalıdır.

Özellikle hamilelik süresince anneyi strese sokacak, üzecek söz, tavır ve davranışlardan uzak durulmalıdır. Annenin mutlu ve pozitif olması için gerekli fedakârlıklar yapılmalıdır.

Bu dönemde anne adayı: Maddi ve manevi yaşam tarzına, davranışlarına, sözlerine, beslenmesine dikkat etmelidir. Hayata olumlu bakmalı, sağlıklı beslenmeli, uzmanların tavsiyelerine uymalı, her şeyde bir güzellik aramalı ve hiçbir şeyi sorun etmemelidir.

Annenin sadece ruhsal durumu değil yaşadıkları ve sergilediği davranışlar da bebeğini doğrudan etkiler.

Hamile kadının yaşadığı sıkıntıları ve içinde bulunduğu psikolojik durumu anlamak gerekir. Empati yapılmalı ve anneye anne olmanın güzellikleri anlatılmalıdır.

Hz. Peygamber annenin hamilelik dönemi ile ilgili olarak, “Kadın hamilelik süresince gündüz oruçlu, gece namazlı, Rabbine gönülden teslim olmuş bir kimsenin ecir ve mükâfatı gibi sevap kazanır” ve “Cennet annelerin ayakları altındadır.” Sözleriyle anne olmanın önemini belirtmiştir.

Çıplak bir ayakla dikenli bir yolda yürüyor gibi; çocuğun eğitimine, karı- koca ilişkilerine, ailenin huzuruna, aile içi iletişime, söz ve davranışlara dikkat edilmelidir.

Annenin yalnız ruhsal durumu değil yaşadıkları ve sergilediği davranışlar da bebeğini doğrudan etkiler. Bu dönemde annenin ilgi alanları doğrudan çocuğa da geçer.

Bir öğretmen arkadaşın hamilelik dönemi ile ilgili anlattıkları:

Birinci çocuğuma hamile iken, hamilelik süresince yabancı dil öğrenmem gerekiyordu. Doğan çocuğum yabancı dile çok ilgili oldu.

İkinci çocuğuma hamile iken ehliyet alma ve araba kullanma ile uğraştım. Doğan çocuğum arabalara meraklı oldu.

Üçüncü çocuğuma hamile iken bilgisayar öğrenmem ve kullanmam gerekiyordu. Doğan çocuğum bilgisayarı ve kullanmayı çok seviyor.

Başka bir annenin anlattıkları: Birinci çocuğuma hamile iken çalışmıyordum. Sessiz sakin ve içime kapanık biri idim. Doğan çocuğum sessiz sakin ve içine kapanık oldu.

İkinci çocuğuma hamile olduğumda bir kamu kurumunda çalışıyordum. İşim gereği işini eksik ve düzgün yapmayanlarla tartışmalarım oluyordu. Doğan çocuğum da benim o anki psikolojik durumum gibi agresif ve kavgacı oldu.

Bütün çocuklar aynı olacak diye bir kural yok. Ancak annenin hamilelik dönemindeki durumun çocuğun üzerinde etkisi olduğu kesin.

Bir annenin hamile iken çocuğu ile ilgili yaşadığı tecrübeyi sizlerle paylaşmak isterim:

“Büyük kızım doğmadan önce sağ elimi karnıma kor onunla konuşurdum. Bu konuşma çocuğun hamilelik süresince dokuz ay devam etti. Avucumun sıcaklığı ile iletişim kurmaya çalıştım. Çocuk doğduktan sonra anladım ki; ben çocuğuma avucumla sevgimi verirken bana yanağıyla cevap vermiş. Çocuk doğduktan sonra uyuturken sağ elimi hep yüzünde olsun istedi. Babası, babaannesi, halası, teyzeleri ellerini çocuğumun yüzüne koyup uyutmak istediğinde onları ellerini istemedi. Çocuk tahta beşikte yatardı. Beşiğin üzerinde örtü olurdu. Çocuk örtünün altından elini uzatanı görmediği halde, o elin anneye ait olup olmadığını bilirdi. Annenin elinden başka el istemezdi.”

Yapılan araştırmalar; çocuğun anne karnında iken annenin yaşadığı stres ve sıkıntının çocuğun ileriki hayatta kişilik bozukluklarına neden olabildiğini göstermektedir.

Hamile olan anne adaylarının dikkat etmesi gereken önemli hususlar:

Anne adayları uzmanların tavsiyelerine uygun sağlıklı beslenmeye dikkat etmelidir. Annenin psikolojik durumu pozitif olmalı, anne sıkıntı ve stresten uzak durmalıdır. Uzmanların onayına uygun egzersizler ve diğer tavsiyelere uyulmalıdır.

Çocuğun kişiliği daha anne karnında iken başlar. Huzurlu, mutlu ve sağlıklı bir hamilelik dönemi geçiren, olumlu düşünen, olumlu davranışlar sergileyen anne adayının çocuğun kişiliğinin olumlu yönde gelişmesine katkısı büyük olur.

Hamilelik döneminde çocuğun eğitimi için yapılacak en önemli şey; helal lokma, çocuğun güzel ses ve sözler duyması, annenin sağlıklı beslenmesi, annenin stresten ve sıkıntıdan uzak olması gerekir.

Bebek, anne karnında fiziksel gelişimini tamamlarken aynı anda zihinsel, duygusal ve psikolojik gelişimleri de oluşmaya başlar. Anne karnındaki bebeklerin 12. haftadan itibaren zihinsel gelişimleri de oluşmaya başlar.

Anne karnındaki çocuğun üçüncü aydan itibaren zihinsel gelişimi başlar. Üçüncü aydan itibaren anne karnındaki bebek artık duymaya başlar. Çocukla üçüncü aydan itibaren iletişim kurmaya çalışılmalı ve onunla konuşulmalıdır. Çocuk dışarıdan gelen tüm sesleri algılamaya başladığı için ona güzel sözler söyleyerek, güzel sesler dinleterek, kitap okuyarak, masal anlatarak beyin gelişimine katkıda bulunulmalıdır.

Anne çocuğuna sesli olarak hikâye kitapları okumalı, ses tonuna dikkat ederek masal anlatmalı, güzel sesler dinlemelidir. Annenin boş vakitlerinde kitap okuması, zekâ geliştirici aktiviteler yapması, yeteneği varsa çizimlerle uğraşması, yapabiliyorsa tasarım yapması, resim yapması… çocuğun zihinsel ve ruhsal gelişimini olumlu yönde etkiler.

Anne ve babanın henüz doğmamış anne karnındaki bebekleriyle konuşmaları ve pozitif olmaları bebeği anne karnında rahatlatır, mutlu eder.

Çocuk annenin özelliklerini ve ilgi alanlarını alır. İlgi alanları daha sonra geliştirilmezse körelir. Hamilelik döneminde sürekli resimle uğraşan bir annenin çocuğunun resme yatkınlığı olduğu, matematik ağırlıklı çalışan bir annenin çocuğunun matematiği sevdiği, sürekli yabancı dil konuşan ve bu dili en iyi şekilde anlamaya çalışan bir annenin çocuğunun da bu yabancı dili çok çabuk kavrayıp konuşabildiği tespit edilmiştir.

Bebek, kordonundan sadece besinleri değil, anneden duygu ve ruhsal durumları da alır. Hamilelik döneminde inanç ve dua insana güven duygusu verir… Stres ve kaygılardan uzak durabilmek için dua ve ibadet etmek anneyi rahatlatır.

Öğrenme süreci doğumla başlayıp hayat boyu devam eden bir süreçtir. Her yaşın öğrenme ihtiyaçları farklıdır. İnsanlar bazen okuyarak, bazen yaşayarak, bazen yaparak, bazen görerek, bazen dinleyerek öğrenir.

Zamanın ruhunu anlamak ve çocuklarımızı yarının ihtiyacı olacak; güzel ahlak,

bilgi, beceri ve donanımlarla yetiştirmek anne ve babaların öncelikli görevi olmalıdır.

Hurşit EKİNCİ

Eğitim Uzmanı